Haberler
Eğlence
Bilim & Teknoloji
Spor
İş & Ekonomi
Yaşam
Kültür & Sanat
Hobi
328 | Takipçi
canla bir sene
13.10.2020
Utanç J. M. Coetzee'nin Taşra Hayatından Manzaralar ve Yavaş Adam 'dan sonra okuduğum üçüncü kitabı oldu. Her kitabından sonra Coetzee'ye ...
On Üç Yıl Sonra ’nın ardından sabredemeyip, hemencecik okudum Çarın Laneti’ni. Rusya’dayız, yıl 1855. 40 yıllık barışın ardından yine savaş ...
Burada daha önce Kurt Vonnegut’un Allah Senden Razı Olsun Bay Rosewater ve Mavi Sakal isimli kitaplarına yer vermiştik. Kara mizahın dibin...
Korkmuyorum, Ölmeden Önce Okumanız Gereken 1001 Kitap listesinde yer aldığı için dikkatimi çeken bir kitap oldu. Niccolo Ammaniti'nin is...
Katharina Blum'un Çiğnenen Onuru, yazarın Trenin Tam Saatiydi adlı kitabından sonra okuduğum ikinci kitabı oldu ve ne yazık ki bu kitabı ya...
Aşk ve Gurur, Jane Austen'ın en çok okunan ve gördüğüm kadarıyla en çok sevilen kitabı. Austen en çok sevdiği kitabının Emma olduğunu belir...
Fil, Raymond Carver'ın okuduğum dördüncü öykü kitabı ve aslını isterseniz yüzlerce daha okusam yazara doyamayacağım. Bana öyküleri gerçekt...
Macar yazar Sandor Marai’nin kaleme aldığı Bir Burjuvanın İtirafları, gerçekten de uzun uzun itiraflar niteliğinde. Hatta “tarihi itiraflar ...
Cicim Colette'in okuduğum ilk kitabı ve açıkçası bu zamana kadar neden okumadım diye düşünmeden edemedim. Özellikle Cicim'i nasıl oldu da k...
İçinde vampir olan her şeye balıklama atlayan bir okur olarak (ki çoğu zaman hüsrana uğramama rağmen), bu yıl Jasper Kent’in ‘Danilov Quinte...
Bir Aile Romanının Sonu’nun ince bir kitap gibi görünmesine aldırmayın; her kelimesinin, cümlesinin, paragrafının, sayfasının dikkatle, tam ...
On Dokuz Numaralı Oda ile ilk kez Doris Lessing okumuş oldum. Hani sürekli karşınıza çıkar, “okumam lazım” dersiniz ama bir türlü fırsat olm...
Lütfen Sessiz Olur Musun, Lütfen?, Raymond Carver'ın Katedral ve Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz adlı kitaplarından sonra okuduğum üçüncü...
Mansfield Park Jane Austen'ın okuduğum dördüncü kitabı oldu ve sanırım okuması en çok zaman alan da bu oldu. Diğer kitaplarına kıyasla bira...
Pek çok yaşıtım gibi felsefeye “Sofie’nin Dünyası” ile girdim. Sonrasında ise olur olmadık şeyleri bile uzun uzun düşünüp, anlamaya çalışan ...
Salman Rushdie ile tanışmamız yine can’la bir sene sayesinde, Geceyarısı Çocukları ile olmuştu. O zaman da epey büyülenmiştim ve Floransa B...
Sis, İspanya'nın dünyaya kazandırdığı ünlü isimlerden Miguel de Unamuno'nun okuduğum ilk kitabı oldu ve sanırım sonuncusu da olmayacak. Un...
Mr. Gwyn Alessandro Baricco'nun okuduğum dördüncü kitabı oldu ve her kitabından sonra yazara daha çok hayran kaldığımı keşfettim. Özellikle...
Tırmık'a Tırmık, Aydın Engin'in okuduğum üçüncü ve ne yazık ki son kitabı oldu. Kitabı okurken sürekli, keşke daha çok kitap yazsaydı diye ...
Tango'dan Taliban'a Aydın Engin'in Ben Frankfurt'ta Şoförken adlı kitabından sonra okuduğum ikinci kitabı oldu. Tahmin edebileceğiniz gibi...
“Nereden başlasam, nasıl anlatsam” dediğim romanlardan biri oldu benim için Leopar. Guiseppe Tomasi Di Lampedusa, öyle dolu dolu anlatmış ki...
Kana Bulanmış Sakal, en basit tanımıyla aile sırlarını genç bir adamın hikâyesi. Yüzme hocası olan adam, hayatıyla daha fazla şey yapmak ist...
Büyülü Gerçeklik, Gabriel Garcia Marquez ve Isabel Allende nedeniyle benim hep Şili, Kolombiya taraflarıyla bağdaştırdığım bir olgu oldu. İl...
Sanıyorum artık yazıya “Isabel Allende candır” diye giriş yapmama gerek yok; kendisi canlabirsene’de bol bol yer verdiğimiz ve benim şahsen ...
Türk Edebiyatı konusunda çok eksik olduğumu hep söylüyorum. Belki bunu söylediğim için taşlanacağım ama yokluğunu da çok hissetmiyorum; bir ...
