Haberler
Bilim & Teknoloji
Yaşam
Kültür & Sanat
Haberler
Bilim & Teknoloji
Kültür & Sanat
2844 | Takipçi
Ekolojik Tarım, tarımsal üretimde kullanılan kimyasalların (ilaç, gübre gibi) olumsuz etkilerinin insan ve toplum sağlığı üzerindeki zararlarını, olumsuz etkilerin ortadan kaldırılması amacıyla kimyasal gübre ve tarımsal savaş ilaçlarının hiç kullanılmaması, bunların yerini aynı görevi yapan organik gübre ve biyolojik savaş yöntemlerinin alması temeline dayanır. Değişik ülkelerde farklı isimlerle anılır. Almanca ve Kuzey Avrupa dillerinde Ekolojik Tarım, Fransızca, İtalyanca ve İspanyolca’da Biyolojik Tarım, İngilizce’de Organik Tarım Türkiye’de ise Ekolojik veya Organik Tarım kullanılmaktadı
Skolastik düşünce Orta Çağ zamanında kilise baskısı oldukça yoğunken özgür düşünmenin var olmadığını savunan dar düşünme biçimidir. Orta Çağ döneminde oluşan yeni düzen, Roma İmparatorluğunun yıkılışıyla oluşan yeni otoritelerin hâkim olduğu bir düzendir. Hangi otoritenin hâkim olduğu kilise tarafından belirlenmiştir. Yani kilisenin kutsadığı imparator, diğer otoriteler tarafından tanınmaktaydı. Roma İmparatorluğu’nun dağılması sonucu güç kazanan Hristiyan Kilisesi, zamanla dini ve ruhani otoritesini genişletir. Hristiyanlığın hâkim bir din olmasıyla kilise, en önemli güç olur ve tüm kurumlar üzerinde etkisini gösterir. Bu dönemde din kavramı, oldukça yoğun bir şekilde kendini gösterir ve toplum üzerinde etkili olur. Buna ek olarak dinsel ve felsefi düşünce olarak Skolastik düşünce ortaya çıkar. Skolâstik düşünce, bilgi ve dinin uzlaştırılması sonucuna dayanır.
Yüzyıllar boyunca kahve, Afrika ve Orta Doğu’ya ve oradan dünyaya yayıldı. Yemen’den gizlice kahve çekirdeklerini çıkaran azizlerden, Avrupalı iktidarların kolonilerinde yeniden ekmelerine kadar bunun nasıl gerçekleştiğine dair birçok hikaye bulunur. Kahve, kökboyasıgiller (Rubiaceae) familyasının, Coffee cinsinden tropik çalı türlerine, bu türlerin tohumlarına ve tohumlarından hazırlanan içeceğe verilen addır. Kahve, bir ağacın meyvesinin çekirdeğidir. Kahve ağacının 90'dan fazla çeşidi vardır ve yaklaşık 50 ülkede yetiştirilir. Kahve bitkisi yaklaşık 9 metreye kadar büyüyebildiği için ağaç olarak da sınıflandırılabilir. Ancak kahve çiftliklerinde, hasadı kolaylaştırmak için budanır ve daha çok çalı gibi görünür.
Meditasyon antik zamanlardan beri bütün kültürlerde insanlar tarafından vücudu sakinleştirici, rahatlatıcı bir yöntem olarak kullanılır. Meditasyon, kelimesinin kökeni, Latince meditari kelimesinden gelir. Anlamı düşünüş ya da tefekkür halinde olmaktır. Meditasyon, bilinçli olarak yapılan bir rahatlama uygulamasıdır. Meditasyonun geçmişi birkaç bin yıla dayanmaktadır. Sözlü gelenekle kulaktan kulağa aktarılarak günümüze kadar gelmiştir. Metitasyonun bir disiplin olarak ortaya çıkışı İsa’dan önce 500 yıllarında Hindistan ve Çin'de görülür. M.S. yaklaşık 200 yıllarında Hintli yazar Patanjali, Yoga bilimini özetleyen Yoga Sutra kitabını yazmıştır. Bu kitap bugün de temel kaynak eser olarak kullanılmaktadır.
Mutlu olmaya ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde, Türk ve Dünya Edebiyatı'nın önemli yazarlarının, felsefecilerinin, şairlerinin mutluluğa dair sözlerini okuyabilirsiniz. Bu sözlere eşlik etmesi için baktıkça size pozitif enerji verecek, Danimarkalı ressam Hans Andersen Brendekilde'nin tablolarını ekledik.
İnsanların istek ve ihtiyaçlarının giderilmesi ve tatmin edilmesi kişilerin, işletmelerin, kurum ve kuruluşların karşılıklı olarak ilişkiye girmesine bağlıdır. Bu bağlamda, halkla ilişkiler, kişiler ve kuruluşlar arasındaki ilişkilerin kurulması ve yönetilmesinde önemli bir yere sahiptir. Konuşma dilinde halkla ilişkiler kavramı sıklıkla kullanılmaktadır, ama bu kullanım halkla ilişkilerin gerçek anlamını yansıtmamaktadır.
Propaganda günümüzde genel olarak olumsuz bir alamda kullanılmaktadır. Nitekim, “propaganda yapmak” olumsuz bir eylemde bulunmakla aynı anlamda düşünülmektedir. Bunun üç temel nedeni bulunmaktadır. Birincisi, geçmişte propaganda kavramının başta Nazi Almanyası olmak üzere manipülatif amaçlar doğrultusunda kullanılmasıdır. İkincisi günümüzde basında propaganda kelimesinin olumsuz bir algıda ifade edilmesidir. Basında kullanılan propaganda kelimesi, yalan, iftira ve manipüle etme ile aynı anlamla kullanılmaktadır. Üçüncüsü ve belki de en önemlisi propaganda kavramının doğru bir şekilde anlatılamamasıdır.
Paradoks, ilk bakışta doğru olan bir ifade veya akıl yürütme etkinliğinin bir çelişki oluşturması, çıkmaza sürüklemesi ve durumun içinden çıkılamaz bir hal almasıdır. Paradoksal bir ifade ya da akıl yürütme kendi içindeki bu çıkmazını, kendi dışında bir açıklamaya yönelmeden ya da ek öncüle ihtiyaç duymadan çözememektedir. Bu nedenle paradoksal önermeler, 'ya doğru ya yanlış' olarak ifade edilebilecek bir durumu değil, ne doğru ne de yanlış olarak belirlenebilecek mantıksal çelişkiyi, karar verilemez hali ve çözümsüz durumları göstermektedir. Dolayısıyla böylesi bir önermenin ya da akıl yürütmenin paradoksallığı, çıkmazlardan birinin seçimiyle de çözülememektedir. Öyle ki paradoksal ifade; doğru kabul edildiği zaman yanlış, yanlış kabul edildiği zaman da doğru olmakta ve bu nedenle paradokslarda mantıksal manada zorunlu, açık seçik ve kesin bir sonuca ulaşılamamaktadır. Zira farklı bakış açılarına ilişkin olarak paradoksal ifadeye verilen yanıt da farklılık arz etmektedir. O nedenle paradoks, çözülemez bir sorun ve çatışkı olarak karşımızda durmaktadır. İşte bu çözümsüzlüğün fark edilmesi, esasında düşüncenin başlangıç noktasının fark edilmesidir.
İkilem, iki önermesi bulunan ve her iki önermenin vargısı olan tasım veya insanı istenmeyen seçeneklerden birini, çoğunlukla iki seçenekten birini izlemeye zorlayan sorun veya usa vurma durumu olarak tanımlanır. Türk Dil Kurumu ise İngilizcede dilemma olarak karşılık bulan ikilemi, iki şey arasında yapmak zorunda olunan zor bir seçimi ifade etmektedir. Etik ikilem ise ikisi de ahlaki bir ilkeye aykırı olan davranış biçimleri arasından seçim yapılmasını gerektiren durum olarak tanımlanır. Etik ikilemde, iki veya daha fazla değerin çatışma durumu söz konusudur. Çatışan bu değerlerden birinin korunması durumunda diğeri korunamamaktadır. Bir başka ifadeyle, bir değerin korunabilmesi için diğerinin göz ardı edilmesi zorunluluğu bulunmaktadır.
Theodor Ludwig Wiesengrund Adorno 11 Eylül 1903’te Frankfurt am Main’de; yahudi şarap tüccarı Oscar Wiesengrund ve Cenovalı bir aileden gelen Maris Calvelli-Adorno’nun tek çocukları olarak dünyaya gelir. Çocukluk yıllarda gerek kültürel yönden, gerekse ekonomik yönden çok iyi koşullarda yaşar. Her yönüyle çocukluğu, anılarıyla sonraki yıllarında karşılaşacağı düş kırıklıklarını yargılayacağı bir mutluluk dönemi olmuştur. Babası, biraz uzak bir baba olmasına rağmen; 37 yaşında onu dünyaya getiren annesi fazlasıyla ilgi göstermiştir. Annesinin kızlık soyadı olan Adorno’yu kullanmayı tercih edecektir. Annesi ve hiç evlenmeyip evlerinde yaşayan teyzesi Agatha, ona hayatı boyu sürecek müzik sevgisi aşılarlar. Annesi profesyonel bir ses sanatçısı, teyzesi ise ünlü soprano Adelina Patti'ye bir çok resitallerinde eşlik etmiş iyi bir piyanistti. Yıllar sonra Thomas Mann'ı, Beethoven'in çalınması gerçekten güç olan Opus 111 Sonat'ını icrasıyla büyüleyecek kadar iyi bir piyanisttir Adarno.
Fransız düşünür Jacques Derrida, 15 Temmuz 1930 yılında Cezayir’in El Biar kasabasında, bir Fransız Yahudi ailesinin üçüncü çocuğu olarak dünyaya gelir. Derrida'nın ataları, Engizisyon sırasında İspanya'dan Cezayir'e kaçan Sefarad Yahudileriydi. Kardeşi Paul'ün üç aylık ölümünün ardından doğduğu için sonraki yıllarda kendisini değerli ama çok savunmasız bir davetsiz misafir gibi hissettiğini söylecektir. Doğduğunda ailesi Hollywood filmlerindeki ünlü çocuk karakterden esinlenerek adını Jackie koyar. İlk kitabı yayınlanmadan kısa bir süre önce adını Fransız dilinde yer alan haliyle Jacques olarak değiştirir. Çocukluğu doğduğu yer olan Cezayir’in El Biar şehrinde geçer. İkinci Dünya Savaşı’na ve savaşa neden olan Hitler’in Yahudi düşmanlığının dünyaya yayılan etkilerine burada maruz kalarak, okuduğu okuldan atılır, başka bir okula gitmek zorunda kalır. Burada aldığı eğitim sırasında Camus, Gide, Sartre gibi önemli Fransız yazar ve filozoflarının eserleriyle tanışır. Derrida’nın bu dönemi hem tutkulu bir okur ve amatör bir yazar hem de bir arkadaşlık çetesi içinde serserilikle geçer.
Manifestolar literatürde kimi zaman beyanname, açıklama metinleri, bildiriler olarak tanımlanırlar. Manifestonun eyleme teşvik ediciliği, provokatörlüğü ve devrimsel niteliğinden bağımsız olarak, genellikle bir topluluk veya bireyden gelen her hangi bir görüş, emir ya da fikri halka açık eden, duyuran metinler olduğu söylenebilir.
Kanadalı medya teorisyeni Marshall McLuhan 20.yüzyılın en büyük medya teorisyeni, bilgi çağı gurusu, elektronik çağın kâhini, medya ekolojisti, siber uzayın babası gibi yakıştırmalarla anılmaktadır. İnternetin hatta Facebook’un ortaya çıkacağını 1960’larda yazdığı çalışmalarda haber verdiği düşünülürse bu yakıştırmaların isabetli olduğu söylenebilir.
İnsanlar var olduğundan beri bitkilerden tedavi amacıyla yararlanılmaktadır. Geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulaması olarak kabul edilen Fitoterapi, günümüzde modern tıp uygulamalarını destekleyici bir rol oynamaktadır. Fitoterapi hastalıklardan korunmak veya tedaviyi desteklemek amacıyla tıbbi etkisi bilimsel olarak kanıtlanmış bitkiler, onların etkin maddelerini taşıyan kısımları veya bunlardan hazırlanarak standardize edilmiş farmasötik formlar (tablet, kapsül, tentür) ve bitkisel tıbbi ürünler (fitoterapötikler) kullanılarak uygulanmaktadır.
Su ürünleri avcılığında gerek sportif gerekse ticari balıkçılıkta oltalar yaygın olarak kullanılır. Kıyıda, açık denizde, diğer taraftan akarsu ve göllerde olta avcılığı yapılmaktadır. Oltalar sınıfında yer alan av araç ve gereçleri genel olarak iğne, kanca, beden (misina veya sicim), fırdöndü, batırıcı, yüzdürücü ve yönlendirici malzemelerin amaca uygun miktar, boyut ve teknik tasarım çerçevesinde bir araya getirilmesi ve donatılması sonucunda hazırlanır. Balıklar ve diğer hareketli su canlılarının olta iğnesini ısırması, yutması veya iğneye takılması ile avlama gerçekleşir. Yakalanan ürünün beden ve yardımcı malzemelerle tekneye veya karaya alınmasıyla av tamamlanır. Olta avcılığı şeklinde tanımlanan bu işlemlerin bütünü, değişik balık davranış biçimleri yanında avcılığı yapan kişinin teknik ve deneyimlerine, kullanılan malzemenin uygunluğuna, sağlamlığına ve ortam koşullarına bağlıdır.
Konfüçyüs sadece Çin’e değil, bütün dünyaya aittir. O’nun siyasi düşüncesi insanlığın üstün idealinin temelidir. Konfüçyüs, önce prens unvanı ile yüceltilmiş, ondan sonra “Mükemmel Hakim” ve “Taçsız Kral” namıyla kutsanmış ve Çin’de kendi adına tapınaklar inşa edilmiştir. Öğretisi, hükümetin temeli, şahsiyeti ise milletinin en yüksek idealinin temsilcisidir. Sadece insanla ilgilenen Konfüçyüs bundan dolayı Çin’in Sokrates’i sayılmıştır.
Psikolojik testler bireyler arasında gözlenen çeşitli nitelik farklarını ölçme gereksiniminden ortaya çıkmıştır. Testlerin gelişimi 19. asrın sonları ile 20. yüzyılda gerçekleşmiştir. Eğitim ve psikolojide karşılaşılan sorunlara çözümler bulma ihtiyacı psikolojik testlerin gelişmesini en çok etkileyen nedenler olmuştur.
Türkiye’de yaşayan ve liseden mezun olmuş veya mezun olabilecek durumda olup da yüksek öğretime devam etmek isteyen öğrencilerin aşmaları gereken ilk engel üniversiteye giriş sınavıdır. Yakın döneme kadar ülkemizdeki üniversitelerin çoğunlukla devlet eliyle kurulmuş olması nedeniyle, üniversite sayısı ve kontenjanı, yüksek öğretim almak isteyen aday öğrenciler için yetersiz kalmıştır. Ancak günümüzde ise yükseköğretim sistemine hızla katılan yeni vakıf üniversiteleri aday öğrencilerin tercih sürecine katılmıştır.
Bir anda burnuna gelen bir kokuyla çocukluğuna dönmeyen biri var mıdır? Ya da görkemli bir buket gül kokladığınızı hayal edin. Kalbinizin kapılarının açılıp keyfinizin yükseldiği duygusuna kapılmaz mısınız? Koku algısı, ilk canlı organizmaların ortaya çıkışı kadar eskiye dayanır, duygularla ve güdülerle bağlantılıdır. Koku duyusu, en eski algılarımızdan biridir ve duyguların oluştuğu beyin bölgesiyle direkt bağlantılıdır.
Hayvanlar arasında, insanın en yakın arkadaşı olarak kabul gören köpeklerin, bize göre şirin, sevimli türlerini sıraladık. Sizce hangi köpek türü daha şirin? Ya da listede olmayan, sizin sevimli bulduğunuz köpek cinsleri var mı? Yorumlarda en sevimli bulduğunuz köpek cinslerini bizlerle paylaşabilirsiniz.
Sevimli bir kediyi sevmeyi veya bir kedi yavrusuna sarılmayı kim istemez ki? Bu tip kedilerin ayırt edici özellikleri, genellikle etkileyici tüyleri ve bakışlarıdır. Bu sevimli, tatlı kedilerin mizacı hakkında bilgi edinip, belki de hangisinin size uygun olduğunu öğreneceğinizi düşündüğümüz bir yazı hazırladık.
Bahçe çiçekleri, ev, okul, park, meydan ve refüj gibi çeşitli alanların düzenlenmesinde kullanılan süs bitkileridir. Otsu yapıda, kısa ya da uzun ömürlü, renk ve biçimleri değişik, güzel ve etkilidir. İlkbahar, yaz ve sonbahar aylarında açan örnekleri vardır.
Dış dünyadaki uyarıcıların sinir akımı halinde beynimize ulaşmasına duyum denir. Dış dünyadan duyu organlarımıza gelen parça parça ve karmaşık uyaranları, zihnin ayrıştırma ve bütünleştirme özelliği sayesinde anlamlı bütünler halinde organize etme ve bunları geçmişte kaydedilmiş özelliklerle eşleştirme işlevine de algı denir. İllüzyon (yanılsama), var olan bir nesne veya canlıyı organik ya da psikolojik nedenlerle yanlış algılamadır.
İnsan-köpek dostluğunun tarihi eskidir. Köpekler, insanların canını ve malını korumuş, avlanmasında yardımcı olmak suretiyle hayatını devam ettirmesini sağlamıştır. Köpek insanlık için önemli olan çok az sayıdaki hayvan türlerinden biridir. Bu yazımızda, en büyük köpek cinslerini, özelliklerini ve büyük köpek bakımında dikkat edilmesi gereken noktaları özetledik.
Anlamak ve anlaşılmak, kısaca anlaşmak, çok güzel ancak iki insan arasında ender görülen bir durum. Anlaşma sağlansa bile, bu kez bunu kimin başardığı konusunda anlaşmak sorun olur. Belki de bu yüzden hayvanlarla anlaşabilmek insanlar için pek önemli sayılmış.
Amerika’da ünlü bir kompozitör olan Arif Mardin’in ablası, sosyolog, siyaset bilimci Şerif Mardin'in amcasının kızı, ama hepsinden önemlisi Türkiye’de halkla ilişkiler mesleğinin öncüsü. Gözünde gözlüğü, ensesinde topuzu, elinde bastonu ve yüzünde hiç eksik olmayan gülümsemesiyle Betûl Mardin.
Abraham Maslow, Rusya’dan göçmüş ve eğitim olanağı bulamamış Yahudi bir ailenin 7 çocuğunun en büyüğü olarak 1 Nisan 1908'de New York’ta dünyaya gelir. Ailesi kendi eğitim durumlarının da etkisiyle çocuklarını akademik başarı için ciddi şekilde baskı altına alır; bu baskı Maslow’un çocukluk yıllarının yalnızlık ve depresyonla geçmesine sebep olur.
24 Ağustos 1971 doğumlu Jean M. Twenge, San Diego Eyalet Üniversitesi’nde psikoloji profesörüdür. Lisans ve yüksek lisans eğitimini Chicago Üniversitesi’nde, doktorasını ise Michigan Üniversitesi’nde yapar. Sosyal psikoloji alanındaki geniş çaplı araştırmaları birçok dergi ve gazetede yayınlanır. Birçok program, yerel televizyon kanalları ve radyo programlarına katılır. Twenge’nin, çok sayıda bilimsel yayını ve kitapları bulunur. Halen California, San Diego'da yaşamaktadır.
Parfüm sözcüğü, Latince per (içinden) ve fumum (duman) sözcüklerinin bileşiminden oluşmuştur. Parfümün ilk kullanılışı Eski Mısır’a dayanır. Mısırlılar güneş tanrıları Râ için güneşin doğuşundan batışına dek kokulu otlar yakarlardı. Ölülerini ise kokulu yağlar ile mumyalayıp, mezarlarına kokulu kremlerle birlikte koyarlardı.
Şarap, parçalanmış veya parçalanmamış yaş üzümün veya üzüm şırasının, kısmen veya tamamen alkol fermantasyonu ile elde edilen, coğrafi işaret ya da köken ismi tescili yapılmış ya da yapılmamış ürünü olan bir içecektir. Şarap ana hatlarıyla kırmızı, beyaz, roze, blush ve likör şarapları olarak çeşitlere ayrılmaktadır.
Türkiye’nin önde gelen terapistlerinden, psikiyatrinin duayeni ve yazar İsmail Engin Geçtan, 12 Ocak 1932'de İzmir'de Ahmet Refik ve Zehra Sebahat Geçtan'ın tek çocuğu olarak dünyaya gelir. Babası noterdir, annesi ise oğlu büyüyene kadar çalışmaz; daha sonra moda konusunda başarılı bir kariyeri olur.
Gestalt Terapi, varoluşçu tedaviler arasında yer alan ve son zamanlarda daha çok önem kazanan ruhsal tedavi yöntemlerinden biridir. Gestalt kelime anlamıyla biçim, tamamlama, bütünleştirme demektir. Aynı kelime psikoterapi alanında kullanıldığında, kişinin bütünleşmesini, yaşamının bitmemiş, bir sonucu ulaşamamış yönlerini anlamlı bir biçimde oluşturup tamamlamasını ifade eder. Gestalt Terapi, psikoanaliz, Gestalt psikolojisi, Kurt Lewin’in Alan Kuramı, varoluşculuk, fenomenoloji, psikodrama, Zen-Budizm ve beden terapisinden etkilenmiştir.
Zeytin, çok yönlü bir kültür bitkisi olarak, Anadolu mutfak kültüründe binlerce yıldan bu yana birçok alanda kullanılır. Anadolu’da yaşayan eski medeniyetler, zeytin ve zeytinyağını, dini kutsamalarda, nazardan korunmada, birçok hastalığın tedavisinde kullanırlar. Tüm dinlerde zeytin, bereket, barış, akıl, uzun ömür ve olgunluk gibi simgesel anlamları taşır.