Haberler
Bilim & Teknoloji
Yaşam
Kültür & Sanat
Haberler
Bilim & Teknoloji
Kültür & Sanat
Konsantrasyon haberleri, yazıları ve videoları, insanların farkındalık düzeylerinin artırılması için tasarlanmış çeşitli platformlarda mevcuttur. Birçok web sitesi, konsantrasyonu desteklemek için çeşitli özelleştirilmiş yazılar ve videolar sunmaktadır. Bunlar, zihinsel ve bedensel sağlık için konsantrasyonun önemini vurgulamak için kullanılan malzemeler olabilir. Bazı web siteleri, konsantrasyonu nasıl arttırabileceğine dair bilgiler de sunmaktadır. Konsantrasyon haberleri, yazıları ve videoları, çoğu zaman konuyla ilgili
Evden çalışmak birçok kişinin hayalini süslese de bazen işler dışarıdan göründüğü kadar kolay olmayabiliyor. Yanıbaşında duran sıcacık bir yatak varken, Netflix dizileri ve telefonundaki sosyal medya hesapları tüm ihtişamıyla seni çağırıyorken masada konsantrasyonunu bozmadan çalışmaya devam etmek zorlayıcı olabiliyor, bilmez miyiz? Ülkemizin gündeminin koronavirüs sebebiyle değişmesiyle birlikte okullarla birlikte birçok şirket de evden çalışma modeline geçiş yaptı. Bugüne kadar ofisinde belirli bir kontrol mekanizmasıyla çalışmaya alışmışsan, sıcak ve konforlu evinde kendini nasıl motive edeceğini bilemiyorsan evde verimli çalışabilmenin yollarına birlikte göz atalım hadi! Bir rutine sadık kal Öz disiplin sağlamanın en önemli yolu bir rutin oluşturmak ve o rutine sadık kalmaktır. Her sabah, tıpkı ofise/okula gider gibi, aynı saatte uyanmaya özen göster. Kendine bir sabah rutini oluştur: duşunu al, kahveni hazırla, kahvaltını yap… İşinin başına geçmeden önce kendine ayırdığın bu sabah rutiniyle zihnini ve bedenini yeni güne hazırlayacak, tazelenmiş hissedeceksin. İşe başlamadan önce o gün yapılacakların bir listesini oluştur ve bilgisayarını açtığında tüm odağını işine ver. Akşam işin bittiğinde ise bilgisayarını kapat ve başka aktivitelerle ilgilen. Düzenli çalışma saatleri oluşturursan işler senin için daha kolay olacak. İlgini çekebilir: Dünyaca Ünlü 8 Başarılı Kadının İlham Veren Sabah Rutinleri Zihnini ve bedenini dinlendir “Evde rahatım, molaya ihtiyacım yok.” diye düşünüyorsan yanılıyorsun. Zihninin, gözlerinin, belinin, dirseklerinin hatta parmaklarının bile dinlenmeye ihtiyacı var. Kendine mola süreleri belirle ve bu sürelerde bilgisayarın başından kalkıp başka şeylerle ilgilen. İstersen bir fincan kahve iç, istersen sevdiklerini ara… En önemlisi, bedenini esnetmeyi ihmal etme. Boynunu, omuzlarını, kollarını, sırtını, belini nazikçe esnet. İstersen evin içinde biraz dolaşabilir veya birkaç kez zıplayabilirsin. Kan akışın hızlanınca kendini daha enerjik hissedeceksin! Masa başında hareketsizlikten uyukladığını biliyoruz. ? İlgini çekebilir: İş Hayatında Mutlu İnsanların 7 Alışkanlığı Çalışma ortamı oluştur Koltuğun üzerinde uyuklayarak çalışmak çok keyifli olabilir, iki saat içerisinde uyumayacağının garantisini verirsen… ? Çalışmaya başlamadan önce mutlaka ama mutlaka pijamalarını çıkar! Elbette kumaş pantolonlarla, eteklerle oturmana gerek yok, rahat bir şeyler giyebilirsin. Yeter ki o pijamalarını çıkar ve günlük kıyafetlerle masa başına otur; aksi takdirde beynini çalışma vaktinin geldiğine ikna etmen çok zor olacak. Kendine belirli bir çalışma alanı yarat ve tüm işlerini orada sürdür. Beynin, oraya oturduğunda çalışması gerektiğini anlasın; böylece daha rahat odaklanacak. Çalıştığın odanın çok sıcak veya çok loş olmamasına özen göster, bu senin uykunu getirebilir. İstersen odaklanmanı artıracak aromaterapi kokularından yararlanabilir, arkada çalması için kısık sesle güzel müzikler açabilirsin. Sen keyifle çalışırken arkada çalması için bir müzik listesi oluşturduk. İlgini çekebilir: Ofis Masanızda Feng Shui Düzeniyle Daha Huzurlu ve Üretken Olun Diğer bir dikkat etmen gereken konu ise, çalıştığın süre boyunca dikkat dağıtıcıları kendinden uzaklaştırmak. Evinde olduğun için dikkatin kolayca dağılabilir. Çalıştığın süre boyunca sosyal medya bildirimlerini kapatabilir, eğer kalabalık bir evde yaşıyorsan insanlara çalıştığını ve rahatsız edilmek istemediğini kibarca anlatabilirsin. Tüm bu adımları takip ederek, evin konforundan sıyrılıp verimli ve keyifle çalışmak mümkün. Sevgiyi yayalım! Paylaş:
Yoga, ayurveda, astroloji, mantra vb. kadim bilgileri içeren “saf bilgi kayıtları” olarak adlandırılan Hindistan kökenli Vedik bilgiler, her insanı harekete geçiren dört temel amaçtan bahseder. Kama (zevk), arta (refah), dharma (görev) ve moksha (özgürleşme). Bu dört amaç, hayatta kalma ve hayatın devamı; kişinin geçimini sağlaması; tüm toplum ve varlıkların hayrına hizmet etmesi için verilmiş olan yeteneği kullanması ve nihai olarak ruhun özgürleşmesine hizmet eder. Bu amaçlar ışığında sürdürülen bir yaşam, kişinin eylemlerini erdemli bir şekilde yerine getirmesini gerektirir ki böylece isteklerini yerine getirebilmek için gereken sağlık ve canlılık, sosyal refah sağlansın, huzurlu bir zihin ile manevi doyuma ulaşılabilsin. Fakat doğumumuzla birlikte bize bir de “kendini tanıma kılavuzu” hediye edilmediği için kendimizi pek tanımaz, bu nedenle de eylemlerimizi yerine getirirken bilinçli seçimler yapmakta zorlanırız. Bu durumda seçimleri ego yapar; biz de kendimizi zevke fazla kaptırabilir, aç gözlülük ya da cimrilik yapabilir, statü veya güç peşinde koşabiliriz. Ruhsal özgürleşme ise yerini kibir duygusuna bırakır. Hayat zor gelir. Biz de manevi doyum ve özgürleşmeyi ruhsal öğretmenlere, spiritüel liderlere bırakırız. İşte yoga ve Ayurveda sadece keşişler, spiritüel öğretmenler ya da ruhani liderlere değil, her birimize bu amaçlara ulaşmada kılavuzluk eden Hindistan doğumlu iki kardeş bilimdir. Ayurveda daha doyumlu bir hayat için kendimizi kullanma kılavuzumuz olur. Geleneksel yoga öğretisi ise zihnimizin sonsuz potansiyelini ortaya çıkarmamıza yardım eder. Vedik bilgiler ve Ayurveda konusunda dünyanın önde gelen otoritelerinden biri olan David Frawley’e göre Ayurveda bedeni ve zihni iyileştiren sistemdir. Yoga ise iyi işleyen bir zihin-beden sistemine dayalı olan kendini gerçekleştirme sistemidir. Yani Ayurveda yogayı, yoga da Ayurvedayı tamamlar. Kardeşleri Tanıyalım: Ayurveda ve Yoga Yaklaşık 5000 yıl önce, bilimsel çalışmaların uygulanan tedavi yöntemlerinin etkisini ortaya koyacak seviyede olmadığı yıllarda Hindistan’da uygulanan bir doğal şifa sistemi olan Ayurveda, fiziksel, zihinsel ve enerjik beden üzerinde birlikte çalışan kayıtlı ilk tıbbi yaklaşımdır. Ayurveda, nihai özgürlük yolculuğunda sağlığımızı bir araç olarak kullanmamıza rehberlik eden kadim bir öğretidir. Kutsal Ayurvedik metinlerden biri olan Charaka Samhita’da Ayurveda ‘Kişinin kendi sağlığı için faydalı ve zararlı olanı, mutluluk ve mutsuzluk hallerini ve uzun ömür için iyi ve kötü olan şeyler ile yaşamın kendisini anlatan bilim’ olarak tanımlanır. Ayurveda’nın kişiye özgü beslenme, günlük rutin, egzersiz, bitkiler ve arınmaları içeren hayat tarzı önerileri ile bedendeki enerjiler dengelenir, fiziksel bozulma ve hastalıklar büyük ölçüde önlenebilir. Ayurvedik Tıp Doktoru Vasant Lad’a göre bireyin kendini iyileştirme yetisi Ayurvedik bilimin temelidir. Ve Ayurveda mükemmel sağlığı kişinin kendi merkezinde, dengede ve yüksek benlik ile bağlantıda olduğunda ulaşılan mükemmel hal olarak (svastha) olarak tanımlar. Yoga ise Sanskrit dilinde yuj kökünden gelmekte olup başlıca bir araya getirmek, birleştirmek, bağlamak anlamlarına gelmektedir. Yoga pratiğinin amacı, bilincin dışarıya yönelerek mutluluğu orada araması yerine içe yönelip kendi içindeki saf bilinci keşfetmesidir. Nihai amaç, yüksek bilinçle birleşmektir. Günümüzde daha çok hareket yönüyle ön plana çıkan yoga pratiklerinde yapılan çalışmalarda kazanılan fiziksel yararlar (ki saymakla bitmezler) ise bonus kazanımlardır. 8 basamaklı geleneksel yoga öğretisine göre kişiler öncelikle yama, yani etik disiplinleri uygulayarak toplumla, çevresiyle olan ilişkilerini düzenlemeli (yama; zarar vermemek, dürüstlük, çalmamak, ılımlılık, biriktirmemek) sonra niyama, yani kişisel disiplinler uygulayarak kendileri ile ilişkilerini düzenlemelidir (niyama; temizlik, memnuniyet, disiplin, öz-çalışma, teslimiyet). Duruş, nefes, odaklanma, konsantrasyon ve meditasyon çalışmaları ise sonraki basamaklardır. Kişiler bu basamakların izlenmesi yoluyla zihinlerini sessizlik ve odaklanma, kendilerini de öz-farkındalık konusunda eğiterek mutlak mutluluk haline ulaşabilirler. Ayurvedanın ve Yoganın İlişkisi Beden zihinden, duygulardan ve ruhtan bağımsız değildir. Benzer şekilde, zihin bedenle, duyguyla ve ruhla desteklenir. -Swami Sivananda Hindistan’da yoga çalışmasına başlamadan önce Ayurveda öğrenmek bir gelenektir çünkü Ayurveda beden bilimidir ve beden zinde ve sağlıklı olduğunda kişi ruhsal yoga yolculuğuna hazır olur. Dünyaca ünlü Ayurvedik Tıp Doktoru Vasant Lad’a göre yogiler etik ve toplumsal disiplinlerin yanı sıra fiziksel, enerjitik ve konsantrasyon çalışmaları uyguladıkça vücutlarında biriken ve durgunlaşan enerjiler harekete geçer. Zihin, beden ve bilinç temizliği sürecinde ortaya çıkan toksinler geçici fiziksel ve psikolojik hastalıklar yaratabilir. Yogiler Ayurveda’nın kişiselleştirilmiş beslenme, nefes, meditasyon çalışmalarını uygulayarak sağlıklarına yeniden kavuşurlar. David Frawley’e göre ise Ayurveda Yoga’yı hastalıkların teşhis ve tedavisi açısından tamamlar, yoganın manevi yaklaşımıyla uyumlu bir diyet ve bitkisel tedavi imkanı sağlar. Yoga ise Ayurveda’yı tamamlar çünkü Yoga Ayurveda’ya manevi ve psikolojik bir boyut kazandırmaktadır. Bu boyut olmadan Ayurveda sadece fiziksel bir iyileşme modeli olma eğilimindedir. Kısaca el ele veren bu iki kardeş birbirini her zaman desteklemektedir. Kısaca, Ayurveda günlük hayatı yaşama, Yoga ise sonsuz varlığı keşfetme bilimidir. Her ikisi de hepimiz içindir… Hayatlarımızda olsunlar dilerim! Namaste Yardımcı kaynaklar: Ayurvedic Yoga Therapy, Mukunda Stiles, 2008 Ayurveda, Dr. Vasant Lad, 2005 Yoga and Ayurveda, A Complete System of Well-Being, David Frawley, 2016 Sevgiyi yayalım! Paylaş:
Meditasyon, duyularımızın sık sık donuklaştığı stresli dünyada rahatlamak ve farkındalığımızı artırmak için bize alan sağlar. Kişiye zihinsel sağlığı iyileştirme şansı sunar. Alanınca uzman kişiler, bugüne kadar çeşitli meditasyon formları geliştirdiler. Bu çeşitlilik de bize kişiliğe veya yaşam tarzına bakılmaksızın, her insana uygun bir meditasyon şekli olduğunu göstermektedir. Bununla birlikte, şunu bilmekte fayda vardır ki meditasyon yapmanın “doğru yolu” yoktur, yani kişiler kendileri için uygun olanı bulana kadar farklı türleri deneyebilirler. Hadi o zaman, birlikte bazı meditasyon çeşitlerine göz atalım! Metta Meditasyonu Amacı, her şeye karşı sevgi ve şefkat tutumunu geliştirmektir. (Düşmanlarına ve stres kaynaklarına bile…) Uygulayıcılar derin nefes alırken, sevgi ve şefkat almak için de zihinlerini açarlar. Daha sonra dünyaya, belirli insanlara veya sevdiklerine sevgi dolu mesajları gönderirler. Bu meditasyonun çoğu formunda kilit, uygulayıcı sevgi dolu bir şefkat hissi duyana kadar mesajı birçok kez tekrarlamaktır. Metta meditasyonu aşağıdaki etmenlere yardımcı olabilir: Öfke Hüsran Kin Kişiler arası çatışma Depresyon Travma sonrası stres Anksiyete Progresif Gevşeme Meditasyonu Vücut tarama meditasyonu olarak adlandırılan progresif gevşeme, insanları vücutlarını gerginlik alanlarını taramaya teşvik eden meditasyondur. Amaç gerginliği fark etmek ve gerginliğin serbest bırakılmasını sağlamaktır. Aşamalı bir gevşeme sırasında uygulayıcılar vücutlarının bir ucundan başlayarak (genellikle ayaklardan başlar) tüm vücut boyunca çalışırlar. Bu meditasyon, genel sakinlik ve rahatlama halini harekete geçirdiği gibi kronik bir ağrı için de yardımcı olabilir. Vücudu yavaş ve istikrarlı bir şekilde rahatlattığı için, bazı insanlar bu meditasyon formunu uyumaya yardımcı olması için kullanırlar. Farkındalık Meditasyonu Farkındalık meditasyonu, kişiyi mevcut anın içinde uyanık olmaya teşvik eden bir meditasyon şeklidir. Bu meditasyon kişiyi, geçmişte yaşamak veya gelecek için endişelenmek yerine, çevresinde olan biteni anlamaya teşvik eder. Farkındalık meditasyonu kişinin neredeyse her yerde yapabileceği bir türdür. Araştırmalar, farkındalık meditasyonunun şunlara katkı sağladığını buldu: Olumsuz duygulardaki fiksasyonu azaltmak Odağı geliştirmek Hafıza geliştirmek Dürtüsel, duygusal tepkileri azaltmak İlişki memnuniyetini artırmak Bazı araştırmalar ise, farkındalığın sağlığı iyileştirebileceğini düşündürmektedir. Örneğin, kronik böbrek hastalığı olan erkekler üzerinde yapılan bir araştırma, farkındalık meditasyonunun kan basıncını düşürebileceğini buldu. Nefes Farkındalığı Meditasyonu Nefes farkındalığı, tüm odakla birlikte nefes almayı teşvik eden bir tür meditasyondur. Uygulayıcılar nefeslerini sayarak veya havanın burundan girip çıkışına tümüyle odaklanarak yavaş ve derin nefesler alırlar. Amaç, zihne giren düşünceler yerine yalnızca nefes almaya odaklanmaktır. Bir farkındalık meditasyonu biçimi olan nefes farkındalığı meditasyonu, farkındalık meditasyonuyla aynı faydaları sunar. Bunlar anksiyete seviyesinin azalması, gelişmiş konsantrasyon ve daha fazla duygusal esneklik gibi faydalardır. Kundalini Yoga Kundalini yoga, hareketleri derin nefes ve mantralarla harmanlayan fiziksel olarak aktif halde olduğunuz bir meditasyon şeklidir. Diğer yoga formlarına benzer şekilde, kundalini yoga da fiziksel gücü artırabilir ve ağrıyı azaltabilir. Ayrıca kaygı ve depresyonu azaltarak zihinsel sağlığı iyileştirebilir. Örneğin, kronik bel ağrısı olan gaziler üzerinde yapılan bir 2008 çalışması, bu kundalini yoga-meditasyonunun ağrıyı azalttığını, enerjiyi artırdığını ve genel zihinsel sağlığı iyileştirdiğini buldu. Zen Meditasyonu Bazen Zazen olarak da adlandırılan Zen meditasyonu, Budist pratiğinin parçası olan bir meditasyon şeklidir. Birçok Zen uygulayıcısı, bir öğretmen eşliğinde çalışmaktadır; çünkü bu meditasyon türü belirli adımlar ve duruşlar içerir. Amaç, rahat bir pozisyon bulmak, nefes almaya odaklanmak ve düşüncelerini yargılamadan dikkatlice gözlemlemektir. Yine, bu meditasyon biçimi de farkındalık meditasyonuna benzer; ancak daha fazla disiplin ve pratik gerektirir. İnsanlar hem rahatlama hem de yeni bir ruhsal yol arayışındaysa bu meditasyon çeşidini tercih edebilirler. Transandantal Meditasyon Transandantal meditasyon, uygulayıcıların oturdukları ve mantarlar eşliğinde yavaş nefes aldıkları bir meditasyon şeklidir. Amaç, kişinin mevcut varoluş durumunu aşmak veya üstüne çıkmaktır. Bu meditasyon seansı sırasında, uygulayıcılar bir mantraya, tekrarlanan bir veya birden fazla kelimeye odaklanır. Kişiler bu kelimeleri kendileri seçebilir veya eğitmenleri tarafından da yönlendirilebilirler. Transandantal Meditasyon uygulayan insanların hem manevi deneyimlerinin hem de farkındaklarının arttığı gözlemlenmiştir. Daha iyi bir meditasyon deneyimi için bunları aklınızda tutmanız faydalı olabilir: Meditasyon sonuçlara değil deneyime odaklanan, süreç odaklı bir girişimdir. Anın tadını çıkarmak başarılı meditasyonun anahtarıdır. Birey, meditasyon seansının iyi ya da kötü, doğru ya da yanlış olup olmadığına karar vermemelidir. Bunun yerine, sadece o anda kalmalıdır. Meditasyon, ustalaşması zaman alan bir beceridir. Tıpkı bir vücut kasının zamanla güçlenmesi gibi… Bazı insanlar ilk meditasyon yapmaya çalıştıklarında sinirli ve hatta öfkeli hissedebilirler. Tepkileri ne olursa olsun, kişi uygulamalarına devam etmelidir. Anahtar, yargı olmadan ortaya çıkan duygu ve düşünceleri izlemek, onları kabul etmektir. Yardımcı Kaynak: https://www.medicalnewstoday.com/articles/320392.php Görsel: @lauramalinaseiler Bunlar da ilgini çekebilir: Meditasyon Yapmadan Meditasyonun Faydalarından Yararlanmak İçin 5 Alternatif Yol Meditasyon Beynimize Neler Yapıyor: Harvard’lı Bir Nörobilim Uzmanının Gözünden Meditasyon Yoganın Bedenimize ve Zihnimize 10 Muhteşem Faydası Sevgiyi yayalım! Paylaş:
Bitki yağları yüzyıllardır yemek ve kozmetik tariflerinde ya da evlerde doğal oda kokusu olarak kullanılıyor. Nane yağı da sinüs açıcı, rahatlatıcı, ağrı azaltmaya yardımcı ve konsantrasyonu artırıcı özellikleri ile sıkça tercih edilen bir yağ. Siz de evde yetiştirdiğiniz ya da satın aldığınız taze
Akış kavramını ortaya atan ünlü psikolog Mihaly Csikszentmihalyi’nin bu kitabı liderlerin kurumlarında nasıl akış deneyimleri oluşturabileceği üzerine duruyor. Akış deneyimi, bir kişinin yaptığı görevin zorluğu ile becerilerinin optimal derecede uyumlu olduğu zaman ortaya çıkan yoğun bir konsantrasyon halidir. Diğer bir deyişle, bir insanın yaptığı iş onu belirli bir miktar zor