Haberler
Bilim & Teknoloji
Yaşam
Kültür & Sanat
Haberler
Bilim & Teknoloji
Kültür & Sanat
Küçükken izlediğimiz, çölleri konu alan ya da bir şekilde çöl vurgusu yapılan, çölde geçen tüm çizgi filmlerde, bu vurguyu sağlayan yegane olay, videoda gösterilen bitkinin arka planda ıslık sesine benzer bir ses ile yuvarlanarak süzülmesidir. Biz buna bitki diyerek geçiyoruz ama bu bitkinin bir de ismi var ki o da; Sahra Çalısı. İsim koyma yetkisi ize verilseydi ne isim koyardık bilmiyoruz ama bu bitkiyi görünce aklımıza gelen o efsane çizgi film Red Kit'e bir gönderme yapacağımıza da eminiz.
Üniversite yıllarımızın belli başlı ikonikleşmiş simgeleri vardır. Bize göre bunların en başında bilarda masası gelir. Ders aralarında arkadaşlarımızla oturmak, kafamızı dağıtmak, sohbetler etmek için gittiğimiz okul kafeteryasında, gözümüze çarpan ilk eşya, çevresinde büyük bir kalabalığın oluştuğu bilardo masalarıdır. Sohbet esnasında gözümüzün takılıp, kendi içimizde “kim, nasıl oynuyor?” muhasebesi yaptığımız anlar da çok olmuştur ama itiraf etmeliyiz ki, bu çocuk gibi oynayabilenine rastlamadık.
Tüm gün boyunca, işlerimizin hiçbir şekilde yetişmediğinden, günlerin çok kısa olduğundan, hiçbir şeye vaktimizin olmadığından yakınıp durduktan sonra, bütün bir günü telefondan açtığımız videolar eşliğinde, odamızda yatarak geçirmemizin mantıklı bir yanı var mıdır? Bilemiyoruz ama bu anların da bizlere tarifsiz ve anlamsız bir mutluluk, huzur verdiği artık kabullenmemiz gereken reddedilemez bir gerçek. Bu durumda devreye sokmamız gereken doğru bir planlamadır.
Her geçen gün “artık karşımıza bundan daha ilginç bir şey çıkamaz” deyip, her geçen gün üzerine koyarak, hep daha garip, daha ilginç, daha açıklaması olmayan bir görüntü ile karşılaşmamız bize oynanan bir oyun mu? Bilemiyoruz ama bildiğimiz bir şey varsa o da bu horozun, kümeslerde harcandığıdır. Gittiğimiz, katıldığımız tüm düğünleri düşündüğümüzde, bu horoz kadar güzel topal oynayabilen birine daha rastlamadığımız gerçeği ile yüzleştik bugün de. Kiralama bedeli ne olur bilmiyoruz ama bu horozdan biz de istiyoruz.
Mutfakta en önemli konulardan biri gıdaların güvenliği. Bir yemeğin lezzetli olmasının yanı sıra sağlıklı olması da doğru pişirme teknikleriyle mümkün. Özellikle et ve yumurta içeren tariflerde, iç sıcaklığın belli bir seviyeye ulaşması gerekiyor. Bu sıcaklıklar, zararlı bakterilerin yok edilmesini ve yiyeceklerin güvenle tüketilmesini sağlıyor. Peki, hangi gıdanın iç sıcaklığı kaç derece olmalı? İşte bilmeniz gerekenler:
Yemek kültürü, bir toplumun tarihini ve yaşam tarzını en iyi yansıtan unsurlardan biri. Günümüzde her ne kadar pratik ve çabuk pişen yemeklere yönelsek de aslında geleneksel yemeklerimiz zaman ve sabırla pişen tariflerden oluşuyor. Yemek deyince de dünyanın en geniş mutfaklarına sahip olduğumuz için de tabi ki dünyanın en uzun pişme süresine sahip yemeği de bizde. Hangi yemek diye merak ettiğinizi biliyoruz hadi detaylara geçelim.
Balkan mutfağı denildiğinde akla gelen ilk tatlardan biri nefis soslar. Hem kahvaltıda hem de yemeklerle birlikte tüketilebilen bu soslar kış hazırlıklarının da vazgeçilmezlerinden. Ajvar, lutenitsa, pincur, zakuska, kiopoolu, malidzano gibi birbirinden farklı Balkan sosları olsa da en bilinen ve sevilen o ikili ajvar ve lutenitsa. Her ikisi de kırmızı biberin başrolde olduğu, ancak malzeme ve sunum biçimiyle farklılık gösteren geleneksel tatlardır. Hadi gelin ajvar ve lutenitsanın farklarına bakalım.
LEZZET MÜCADELESİ BAŞLASINNN! 🥳🥄 Kışlık sos hazırlığı yarışmasındasın, rakibin Lokma… Kim öne geçer sence? 😎🌶️AjvarMalzemeler2/3 su bardağı zeytinyağı1 adet küçük küp doğranmış soğan2 diş ezilmiş sarımsak2 adet soyulmuş ve robottan çekilmiş domates2 adet soyulmuş ve robotten çekilmiş közlenmiş patlıcan2 adet soyulmuş ve robottan çekilmiş közlenmiş kırmızı biber1 yemek kaşığı toz şekerTuz, kırmızı toz biber🧑🏻🍳Yapılışı-Zeytinyağını bir tavaya alın ve ısıtın.-Soğanı ve sarımsağı ekleyin ve kavurun. -Kavrulan soğan ve sarımsağa domatesi ekleyin.-Domates iyice pişince patlıcan ve kırmızı biberi ekleyip karıştırın.-Tuz, şeker ve kırmızı toz biberini de ekleyip 15-20 dakika kısık ateşte karıştırarak pişirin.🥕LutenitsaMalzemeler1/2 çay bardağı zeytinyağı1 adet rendelenmiş havuç4 adet rendelenmiş domates2 yemek kaşığı elma sirkesi1 adet soyulmuş ve robottan çekilmiş közlenmiş patlıcan3 adet soyulmuş ve robottan çekilmiş közlenmiş kırmızı biber1 yemek kaşığı toz şekerTuz, karabiber, kırmızı toz biber🧑🏻🍳Yapılışı-Zeytinyağını tavaya alın ve ısıtın.-Havucu ekleyin ve kavurun.-Domatesi ekleyin ve kavurmaya devam edip sirkeyi ekleyin.-Domatesler iyice pişince patlıcan ve kırmızı biberi ekleyin.-Şekeri ekleyin. Kısık ateşte pişirmeye devam edin.-En son tuz ve baharatlarını ekleyin ve 10 dakika daha pişirin.🍅ZacuscaMalzemeler1 çay bardağı ayçiçek yağı4 adet küp doğranmış kuru soğan3 adet soyulmuş ve robottan çekilmiş közlenmiş kırmızı biber2 adet soyulmuş ve robottan çekilmiş domates2 adet defne yaprağı1 yemek kaşığı toz şekerTuz, karabiber🧑🏻🍳Yapılışı-Ayçiçek yağını tavaya alın ve ısıtın. Isınan yağa soğanı ekleyin ve savurun.-Daha sonra kırmızı biberi de ekleyip 2 dakika kavurun.-Domatesi ekleyin ve kavurmaya devam edin.-Defne yaprağı, şeker, tuz ve karabiberi ekleyin.-Kısık ateşte karıştırarak ve suyunu çektirerek koyu bir kıvam alana kadar pişirin.🍆PindjurMalzemeler1 çay bardağı zeytinyağı1 adet küçük küp doğranmış soğan4 diş ezilmiş sarımsak4 adet soyulmuş ve robottan çekilmiş közlenmiş kırmızı biber2 adet soyulmuş ve robottan çekilmiş közlenmiş acı kırmızı biber1 adet soyulmuş ve robottan çekilmiş közlenmiş patlıcan2 adet soyulmuş ve robottan çekilmiş domates2 yemek kaşığı elma sirkesi1 yemek kaşığı toz şekerTuz, karabiber, acı kırmızı toz biber🧑🏻🍳Yapılışı-Zeytinyağını bir tavaya alın ve ısıtın.-Isınan yağa soğan ve sarımsağı ekleyip kavurun.-Kırmızı biberleri ve patlıcanı ekleyin ve kavurma işlemine devam edin.-Domatesi ekleyin ve karıştırarak pişirin. -Domatesler pişince sirke, toz şeker, tuz ve baharatlarını ekleyin.-Karıştırarak kıvam alana kadar pişirin.